Tire Belediyesi’nde yaşanan fen işleri personelinin şantiyeye sürülmesi meselesi, artık sadece idari bir karar değil, açıkça bir itibar katline dönüşmüştür. Ufak bir araştırma yaptım, ortaya çıkan tablo şudur: Belediye yetkililerinin diline yalan yuva yapmış!
Tepkiler yükselince hemen bir kılıf hazırlanmış, bazı kişilere de tembih verilmiş. “Soran olursa rüşvet aldıklarını tespit ettik, o yüzden sürüldüler” diyeceksiniz denmiş. Kusura bakmayın ama bu, bırakın ciddiyeti, akılla alay etmektir.
Madem rüşveti tespit ettiniz, belgeyi çıkarın! Rüşvet almak da vermek de ağır bir suçtur. O zaman savcılığa suç duyurusunda bulunur, soruşturmayı başlatır, ardından işten çıkartırsınız. Peki, bunu yaptınız mı? Tabii ki hayır! Çünkü amacınız adalet değil, sadece halkın öfkesini yatıştırmak.
Asıl gerçek ise herkesin bildiği ama dillendirmekten çekindiği kadar net: Fen işleri personeli bazı usulsüz işlere imza atmadı, idareye direndi. İşte bu yüzden topluca şantiyeye sürüldüler. Ardından da taş ihalesi üzerinden rüşvet yalanı uydurularak itibarsızlaştırıldılar.
Şimdi size soruyorum: Yakın zamanda taş ihalesi bile yapılmadı. Diyelim ki yapıldı, siz de rüşveti “tespit ettiniz.” Tespit varsa belge vardır! Nerede bu belgeler? Nerede savcılık başvurusu? Neden tek bir işten çıkarma yok?
Bu kadar mimar, mühendis ve teknik personeli zan altında bırakmak, koskoca insanların onuruyla oynamak hangi vicdana, hangi ahlaka sığar? İnsanların itibarını ayaklar altına alıp kendi beceriksizliğinizi örtbas etmek mi yeni belediyecilik anlayışınız?
Bakın, tekrar uyarıyorum: İnsanların hakkına girmeyin! Kul hakkı yemek öyle kolay değil, bunun hesabını bu dünyada veremeseniz bile, öbür tarafta verirsiniz. Yalanla, iftirayla, kılıfla bir yere varamazsınız.
Tire halkı sizden laf cambazlığı değil, yalansız ve belgeli bir açıklama bekliyor. O açıklamayı yapmazsanız, bu lekenin altından kalkamazsınız.
News
