Siyaset kurumu, ülkede yaşanan her olayın ardından derin yaralar alıyor. Fatura çoğu zaman siyasetçilere kesiliyor; bedelini de onlar ödüyor ve ödemek zorundalar. Bugün kamuoyu araştırmalarında siyasetin, en az güvenilen kurumlar arasında birinci sıraya yükselmiş olması tesadüf değil. Çünkü güven kaybı, artık herkesin hissettiği bir gerçek.
Bu güvensizliğin en büyük nedeni, siyasetçilerin söylemleriyle eylemleri arasındaki uçurumdur. Bazen siyaset, hayatın ve gerçeklerin çok gerisinde kalıyor; bazen de öyle bir hızla ilerliyor ki insan şaşkınlık içinde kalıyor. Hele bugünlerde işini düzgün yapan, dürüst, karakterli ve şahsiyet sahibi siyasetçi bulmak tam anlamıyla mucize hâline geldi. Üstelik bunu ben değil, bizzat siyasetçilerin kendileri söylüyor.
Siyasete katkı sunmak yerine koltuk kaparak nemalanma peşinde olanların sayısı her geçen gün artıyor. Koltuğa güç vermesi gerekenler, gücü koltuktan devşiriyor. Bazı siyasi partilerin yönetimlerinde öyle isimler var ki; sorsan anayasadan bi’haberler, ekonomiden bi’haberler, halkın derdine uzaklar… İç ve dış meseleleri bilmeyen insanların ülke kaderi üzerinde söz sahibi olması ne kadar acı!
Havalı karşılamalar, şatafatlı yemekler, kalabalık toplantılar… Bunların hiçbiri siyaset yapmaya yetmez. Çünkü siyaset edep işidir. İftira atarak, dedikodu ile beslenerek, hasetlik ve ikiyüzlülükle yol alınmaz; alınmamalıdır. Hele ki dava arkadaşını satan birinden ne siyasetçi olur ne de memlekete fayda gelir.
Önce insan olmak gerek. Önce şahsiyet sahibi olmak gerek. Donanımlı, bilgili, vicdanlı ve liyakatli olmak gerek. Çünkü siyaset yapmak, aslında büyük bir şahsiyet imtihanıdır.
Siyaset öyle bir alandır ki; en yakınlarınla bile yapılamayacak kadar hassas, düşmanlara da bırakılamayacak kadar önemlidir. Bizde ise çoğu zaman “çamur at, izi kalsın” anlayışıyla yürütülüyor. Oysa unutulmamalıdır ki çamur atan da kirlenir. İftirayı ortaya atanın eli, dilden önce kir tutar.
Siyasetçi; ayrıştıran değil, birleştiren olmalıdır. Bölücülük değil, uzlaştırıcılık yapmalıdır. Bir ülkeyi ayakta tutan şey; kavga, kaos, kutuplaşma değil; adalet, doğruluk ve şahsiyettir.
Hoşçakalın…
Sevgiyle, saygıyla ve en önemlisi şahsiyetle kalın.
GÜNDEM
26 gün önceGÜNDEM
22 Kasım 2025GÜNDEM
22 Kasım 2025GÜNDEM
22 Kasım 2025GÜNDEM
22 Kasım 2025GÜNDEM
22 Kasım 2025GÜNDEM
22 Kasım 2025