Öncelikle Emre Aşık’ı tanıyabilir miyiz?
- 11.1997 Antalya doğumluyum. İzmir’de büyüdüm. Üniversite işletme mezunuyum. Mütevazı bir yaşamı severim. Egom, yerine göre vardır ya da yoktur. Lüks ve markayı severim, alırım. Ucuz alıp çöpe atacak param olmadığından, kaliteli ve markalı giyinmek tarzımdır.
Sizi ilk sahnede gören biri, enerjiniz ve özgüveniniz karşısında büyüleniyor. Bu sahne ışığını ve enerjiyi nasıl besliyorsunuz?
- Özgüvenim sahneye yansıyor. O meşhur “star ışığı” enerjisi izleyicilere geçiyor. Ve bu beni büyülüyor (gülüyor). Enerjimi insanların ilgisinden ve bana verdikleri tepkiden besliyorum.
İzmir’den başlayan sahne yolculuğunuz Kıbrıs’a, oradan yurtdışına uzanıyor. Bu süreç sizin için nasıl gelişti? Özellikle Kıbrıs’ta gördüğünüz ilgi sizi şaşırttı mı?
- Kıbrıs’ta tanındığımı bilmiyordum. Bu ilgi ve alaka karşısında ben de çok şaşırdım ama bir o kadar da mutlu oldum. İnsanların beni seviyor olması gerçekten çok güzel bir duygu.
Menajeriniz Tolga Kuru ile uzun süredir birlikte çalışıyorsunuz. Bu kadar yakın ve yoğun bir iş ilişkisi içinde zaman zaman anlaşmazlıklar ya da zorluklar yaşıyor musunuz? Böyle durumları nasıl aşıyorsunuz?
- Tolga Kuru ile 10 yıldır birlikte çalışıyoruz. İşle ilgili bugüne kadar hiç sorun yaşamadık çünkü Tolga Kuru o kadar tecrübeli ki, bana ne diyorsa harfiyen yapıyorum. Onun her dediğini eksiksiz yerine getirdiğim için aramızda hiçbir sorun çıkmadı. Bu da yükselişime katkı sağladı.
Kadınlar matineleri, düğünler, bekârlığa veda partileri… Hepsi farklı dinamiklere sahip. En çok hangi sahne atmosferi sizi heyecanlandırıyor?
- En çok kadınlar matinesi beni heyecanlandırıyor çünkü her kesimden insan oluyor ve kalabalık oldukça enerji de yüksek oluyor. Bu enerjiyle beslendiğim için sahnem muhteşem geçiyor.
Yılbaşında Yalova’da ve İzmir’de çok ses getiren performanslara imza attınız. Kalabalıkların enerjisi size ne hissettiriyor?
- Sahneye çıktığımda kalabalık beni motive ediyor. İnsanların ilgisi de ruhumu besliyor ve bu da unutulmaz şovlar yapmamı sağlıyor.
Sahne şovlarınıza dans dışında müzik ve görsel unsurları da dâhil ediyorsunuz. Bu gösterileri planlarken nasıl bir hazırlık süreci yürütüyorsunuz?
- Sahnem için her şeyi A’dan Z’ye planlarım. Muhteşem geçmesi için her detayla ben ve Tolga Kuru bizzat ilgileniriz.
Kıbrıs’ta sosyeteden büyük ilgi gördüğünüz haberleri yapıldı. Bu ilgi size nasıl yansıyor? Yeni teklifler arasında en heyecan verici olanı hangisi?
- Kıbrıs sosyetesinin kına gecesinde, oradaki hemen herkesin beni tanıdığını fark ettim. İnanılmaz bir ilgi vardı. Bu da enerjime yansıdı ve harika bir gece yaşadık. Yeni teklifler var ama burada söylemeyeyim, nazardan korkuyorum (gülüyor).
Aysu Baceoğlu ile gerçekleştirdiğiniz ‘10 Numara’ düet ve klip çalışmanız nasıl bir deneyimdi? Bu tarz müzik projeleriyle sahne kimliğinizi nasıl harmanlıyorsunuz?
- Aysu Baceoğlu, çok sevdiğim bir sanatçı. Onunla şarkısında düet yapmak benim için efsanevi bir deneyimdi. Maalesef klip çekemedik çünkü o dönem Aysu Hanım bacağını kırmıştı.
DJ Emre Aşık olarak sahne aldığınız performanslar da dikkat çekiyor. Zenne kimliğinizle DJ kimliğiniz nasıl bir arada yürüyor? Bu ikili kimlik bir avantaja mı dönüştü?
- Önce DJ olarak sahneye çıkmaya başladım. Daha sonra dansçı (zenne) olmaya karar verdim çünkü zennelik beni daha çok mutlu ettiğini fark ettim.
Dans etmeye nasıl başladınız? İlk kez sahneye çıktığınızda hissettiklerinizi hatırlıyor musunuz?
- Dans kariyerim, bir gece yatıp sabah kalkınca “Tolga, ben DJ’likten zenneliğe geçeceğim” dememle başladı. Tolga’nın şaşkınlığı ise görülmeye değerdi (gülüyor).
Sizce iyi bir sahne sanatçısının taşıması gereken en önemli özellikler nelerdir? Kendi gelişiminiz açısından en çok neye yatırım yapıyorsunuz?
- Bu işin en önemli özelliği, yaptığın işi profesyonelce yapmak. Ego kasmamak, kibirli olmamak. En çok dans ve kıyafetlere yatırım yapıyorum.
Sahne dışında zamanınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Enerjinizi korumak ve yaratıcı kalmak adına özel bir rutininiz var mı?
- Sahne dışında tatil yapmayı severim ve oldukça evcimen biriyim.
Türkiye’de zenne sanatçılarına bakış açısı yıllar içinde değişti mi sizce? Bu alandaki görünürlük artışı size nasıl yansıyor?
- Eskiden zenne olmak zordu. Ama son zamanlarda her mekân zenne çıkartıyor. Sanırım o zor dönemde ben yoktum ve şimdi kaymağını yiyenlerdenim (gülüyor).
Yeni projeleriniz arasında müzik, dans ya da moda alanında bizi şaşırtacak bir sürpriz var mı?
- Yepyeni projelerim var, ancak gerçekleştirdikten sonra duyulmasına özen gösteriyorum. Önceden söylediğimde nazar değdiğine çok kez şahit oldum.
Sizi sahnede izleyen gençler, özellikle dansa veya sahne sanatlarına yönelmek isteyenler için ne söylemek istersiniz? Onlara ilham olacak bir mesajınız var mı?
- Dans etmeyi seviyorlarsa, kimseye aldırış etmesinler. Ben hep hayallerimin peşinden gittim ve her istediğimi başardım. Onlar da başarabilir.
Röportaj: Cavit Yoldaş
News
