 
        26 Ekim 2025 Pazar
 
                Aysun Uysal Yazdı… Emzik Değil, Cep Telefonuyla Büyüyen Bir Nesil
 
                Süt ürünleri ile başınız dertte mi? Laktoz İntoleransına sahip olabilirsiniz!
 
                İran ve İsrail Arasında Kritik 12 Gün: “Mehdi ve Mesih Savaşı” Ortadoğu’yu Sarsıyor
 
                Serkan Candaş Yazdı... Tire'de Bir Cumhuriyet Balosu ve Bazı Sorular
 
                TOKİ Bursa’ya 17 Bin Konut Yapacakken Neden Çataltepe’yi Unuttu!
 
        
    Dünya her geçen yıl biraz daha ısınıyor. Yağmurlar azalıyor, toprak çatlıyor, göller kuruyor. Kuraklık artık uzak bir ihtimal değil; yaşadığımız bir gerçek. Peki bu susuzluğa karşı elimizde ne kaldı? Cevap basit ama güçlü: Ağaçlar. Ormanlar.
Bir ağaç sadece gölge değildir. Kökleriyle suyu tutar, toprağı kayaya çevirmeden korur. Yağmuru çağırır, havayı nemlendirir. Ormanlar, doğanın su döngüsünde ana rolü oynar. Onlar olmadan toprak sadece toz olur.
Her kesilen ağaç, bir damla suyun kaybıdır. Her yok edilen orman, bir mevsimin kurak geçmesidir. Betonlaşan şehirler, asfalta boğulan doğa bize sadece sıcaklık değil, susuzluk da getiriyor.
Ağaç dikmek sadece çevrecilik değil, su için yatırımdır. Ormanları korumak, geleceği kuraklıktan korumaktır. Çünkü yağmur, sadece buluttan değil, kökten de doğar.
Unutmayalım:
Ağaç yoksa su da yok.
Su yoksa hayat da yok.
Bugün bir fidan diken, yarın susuz kalmayacak bir nesil için umut eker.
Susuzluğu durdurmak istiyorsak, hep birlikte ağaç dikelim.